Kazanın ardından ikinci gün.
Sabah annemin, babamın elini tutarak eski komşumuzun plastik cerrah oğluna gittim. Yaralarımı temizledi, dikişlerime baktı.
Doktordan sonra çıktık, Ankamall'e gittik. Sabah evden çıkmadan önce şarj olmayı kesinkes reddetmiş emektar cep telefonumu değiştirdik.
Eve geldim, ilaçlarımı sürdüm.
Sonra TV karşısında uyuklamaya başladım, en sonunda uykuya yenik düştüm.
Bir 10-15 dakika sonra kapı çaldı. Sitede çocukluğumdan beri tanıdığım, aynı zamanda da aynı okulda okuduğumuz arkadaşım, matrak kişilik Can geldi. Malum ben konuşamayınca biraz parkeleri seyretmek zorunda kaldı. Dahası, normalde zaten güldürmeden konuşmadığı için, beni güldürmemek için heykel gibi durmak için çok uğraştı. Daha sonra Ayça'nın gitarını çaldı, ben de gülmeden ritim tutmaya çalıştım.
Sonra annem geldi, biraz da onla oturduk.
Ardından okuldan arkadaşlarım Cansu, Alp, Emrecan, Deniz ve onun erkek arkadaşı Özgür geldi. Tabi ekip bu kişiler + Can olunca, gülerken dikişlerimi patlatmamak için baya uğraştım, hatta arada bir salondan odaya kaçmam bile gerekti. Hepsi harika insanlar, hepsini çok seviyorum.
Bunun dışında komşulardan da gelenler oldu.
Telefon sayısı da baya fazlaydı. Şimdilik fazla konuşamadığım için telefonlara annem bakıyor. Mesajlara ben cevap veriyorum. :P
Arayan, soran, facebook'tan, msn'den ses eden, evimize gelip ziyaret eden herkese çok çok çok teşekkürler. İnsan böyle zamanlarda dostlarının, "asıl" dostlarının ihtiyacını duyuyor. Hepinizden Allah razı olsun.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder