15 Haziran 2010 Salı

İDARE EDEMEM ANNE!

Son zamanlarda yaşadığım en büyük satışla yüzyüze gelmemin hemen ardından bu blogu yazıyorum. Yazıyorum ki, biraz zaman geçtikten sonra salak gibi aynı tongaya bir daha düşmiyim.

Dr. House'un iki lafı var ki, şu andan itibaren hayatımın mottosu olma yolunda çok büyük yol kat ettiler:

1. "Everybody lies."
2. "People don't change."

Üniversite hayatına kadar mükemmel olarak tanımlayabileceğim bir arkadaşlığımın olduğunu söyleyemiyorum. Ya benim, ya da karşımdakilerin yaptığı bir şeylerden ötürü mutlaka bir şeyler çıkıyordu, bir yerde batırıyorduk.

Üniversite başladı. Ben değiştim. Ya da yeni kabul ettiğim mottomun ışığında; değiştiğimi sandım. Çevrem değişti, ya da değişir gibi göründü desek daha doğru, çünkü çevre, insandır. İnsanlar daha bir aklı başında taklidi yapmaya başladılar. Evet, her şey mükemmeldi. Mühendis oluyorduk, ödevler, projeler falan zorluyordu ama bir şekilde "beraberce" idare ediyorduk. Kimimiz iyiydi, kimimiz idare ederdi, kimimiz vasattı. Birimizin açığı ötekininkini kapatıyordu. Bir yere kadar.

Gel zaman git zaman, 12-17 yaş arasında öğrendiğim şeyleri unuttum, perdenin önündeki oyunu seyrederken arkadaki kurguyu görmez oldu gözlerim. Kurgu insanların bilinçli oynadığı bir oyun gibi değildi, daha çok otomatik olan bir şeydi; insanların kendilerinde olan ve istemsizce oynadıkları bir oyun. Ben ise mutluydum, kimse mükemmel değildi, kimseyle mükemmel uyuşmak zorunda değildim, bazı şeyleri, insanların olur olmaz her şeye burun kıvırmalarını, karşısındakini düşünüyormuş gibi yapıp aslında düşünmemelerini, ve diğer tüm şeyleri öylece kabullenip idare edebiliyordum; bir şekilde birbirimizi idare edebilirdik. Buna elverişliydim.

Görünüşe göre fazla idare etmişim, çoktaaan "İdare edemem anne!" moduna geçmeliymişim halbuki.

Bir şey oldu, bir satış oldu; haklıydım. Cevap bekledim, gelmedi. Cevabı beklerken, ikinci satışla karşı karşıya kaldım. Hem de en "Olmaz yahu" dediğim kişiler tarafından.

Bu kadar zaman sonra, duyduğum ama inanmayı kabul etmediğim, kabul etmek istemediğim şeyler yavaş yavaş kendisini göstermeye başlıyor. Ki benim gibi iyimser, "Yok yahu, yapmaz öyle şey" meyilli bir insan bile bunu diyorsa, bir şeyler gerçekten de olmaya başlamış demektir.

İnsanlar hırslarına kurban gidiyor, hem de öyle böyle değil. Ve yine bu insanlar, iş hayatına atılınca birbirlerinin hayatlarını zehir zindan etmeye devam edecekler. VELKAM TU HEL!

Bana bunları söyleyenler haklıydı, tüm o bilip unuttuklarım, duyup inanmak istemediklerim de doğruydu. İnsanlar hırslarına çok kolay yenik düşüyorlar. Bu kadar gözlerimin önünde gerçekleşen hırs meselesiyle çok az karşılaşırım bence.

Bundan sonra pek çok şey değişecek hayatımda, bunu fark ediyorum. Kimseye aynı gözle bakmıycam, arkadaşlarımı sınıflandırmam çok daha farklı olacak, çok daha katı kurallara bağlanacak. Selçuk'un söyledikleri doğruydu, karşısındakini çıkarsız seven kaç kişi vardır ki? Ben benliğimden bir şeyi değiştirmiycem, yine insanları sevicem, yine insanları öyle kabul edicem. Ama artık hiç de kolay güvenmiycem. Because "Everybody lies." and "People don't change."

Here is your pain in the ass.

2 yorum:

  1. Ben alp. Bu yazdıkların sanırım proje gruplarıyla ilgili. 'En olmayacak' dediğin, seni satan(!) insanlar da biziz galiba. Bu cevabı da arkadaş sınıflandırmanda nerede olduğunu bilmeyen arkadaşın olarak yazıyorum. Buradaki sorun ne biliyor musun nil buradaki sorun senin sadece karşındaki insanları kötülemen onları suçlaman. Keşke aynaya baksan bi acaba bende mi sorun var desen. Neden senle grup kurmadı bu insanlar sence hiç düşündün mü? Özellikle şu son 1 senedeki uyumsuzluklarına bi bak ve düşün neden bu insanlar senle grup olmadı. Tüm insanlarla yaptığın projeleri bi düşün, sonrasında kendini hala suçsuz buluyosan bu yazdıklarım boşuna. Beni sattılar demeye, bu adamlar ne hırslıymış yahu birbirlerini öldürürler para veya not için demeye devam edebilirsin.

    YanıtlaSil
  2. Ne diyordum ben, kısaca, ben sizi affediyorum; Allah da affetsin. Hakkım varsa helal olsun, siz de hakkınızı helal edin. Selametle.

    YanıtlaSil